Pankreas Psödokisti

Pankreas Psodokisti

Pankreas psödokisti pankreasın içinde veya çevresinde sıvı dolu bir kesenin oluşumuyla karakterize edilir. Genellikle akut ya da kronik pankreatit ataklarının ardından meydana gelir. Bu durum pankreas enzimlerinin hasarlı kanallardan sızmasıyla başlar ve fibrotik dokuyla çevrili sıvı birikimine yol açar. Bazı vakalarda semptom göstermeyebilir ancak karın ağrısı bulantı ve kusma gibi rahatsızlıklara neden olabilir. Eğer psödokist komplikasyonlara yol açarsa gözlem yeterli olmayabilir ve endoskopik veya cerrahi müdahale gerekebilir. Tedavi seçenekleri ise hastanın durumuna ve semptomların şiddetine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Pankreatik Psödokist Nedir?

Pankreatik psödokist pankreatit atakları sonrasında pankreasın içinde veya yakınında oluşan sıvı dolu bir kesedir. Gerçek kistlerden farklı olarak epitel astarına sahip değildir ve bu durum psödokisti diğer kistik oluşumlardan ayıran önemli bir özelliktir. Pankreatit sırasında ortaya çıkan enzimler pankreas dokusunda hasar oluşturur ve bu hasara tepki olarak fibröz veya inflamatuar dokular çevresinde kapsül benzeri bir yapı meydana getirir.

Psödokistler pankreatik kanalların bozulması sonucu gelişir ve bu durum pankreatik enzimlerin çevredeki dokulara sızmasına yol açar. Bu enzim sızıntısı inflamatuar bir yanıt başlatarak içinde pankreatik enzimler kan ve ölü dokuların bulunduğu bir sıvı koleksiyonu oluşmasına neden olur. Psödokistlerin özellikleri şu şekildedir:

  • Psödokistler karın boşluğunun pankreasa yakın bölgelerinde ortaya çıkar.
  • Kese içinde nekrotik doku kan ve enzimlerin bir karışımı bulunur.
  • Epitel hücreleri olmadan oluşur bu da yapısını diğer kistlerden farklı kılar.

Pankreatik Psödokist Neden Oluşur?

Pankreatik psödokistlerin en yaygın nedeni pankreatittir ve özellikle akut ya da kronik formdaki pankreatit ataklarıdır. Bu durumlar genellikle alkol tüketimi veya safra taşı ile ilişkilidir. Ağır alkol kullanımı pankreas üzerinde toksik bir etkiye neden olur ve pankreas dokusunda iltihaplanma ile nekroz gelişir. Böylece hasarlı dokuda fibrotik bir doku ile çevrili sıvı birikimi gerçekleşir. Araştırmalar alkol kaynaklı pankreatitin sıklıkla pankreatik kanalların tıkanması gibi uzun vadeli komplikasyonlara yol açtığını göstermektedir. Bu tür tıkanmalar psödokist oluşum riskini artırır.

Diğer yaygın bir neden olan safra taşı ise biliyer pankreatit olarak bilinen ve akut pankreatite yol açan bir durumdur. Safra taşı pankreas kanalını tıkayarak pankreas sıvısı ve sindirim enzimlerinin birikmesine neden olur. Bunun sonucunda pankreas dokusu hasar görür ve zamanla psödokist gelişir. Ancak alkol kaynaklı pankreatit daha sık psödokist oluşumuna yol açar ve daha ciddi komplikasyonlara neden olur.

Daha az yaygın nedenler arasında karın travmaları yer alır. Özellikle çocuklarda bu durum pankreas kanalını tıkayarak sıvı sızıntısına yol açabilir. Karın bölgesine künt veya delici travmalar sonucu oluşan bu durum pediatrik vakalarda psödokistlerin başlıca nedenidir.

Pankreatik Psödokistin Belirtileri Nelerdir?

Pankreatik psödokistlerin belirtileri kistin boyutuna ve yerleşimine göre çeşitlilik gösterir. Küçük boyutlu psödokistler sıklıkla asemptomatik kalır ancak büyük ve komplike hale gelen psödokistler belirgin semptomlara neden olabilir. En yaygın belirti karın ağrısıdır. Üst karın bölgesinde hissedilen bu ağrı sırta yayılabilir ve yemeklerden sonra şiddetlenebilir. Ayrıca bulantı ve kusma da yaygındır. Psödokistin çevredeki organlara baskı yapması özellikle mide üzerinde baskı oluşturduğunda bulantı ve kusmaya yol açabilir.

Diğer belirtiler arasında şişkinlik ve erken doygunluk hissi bulunur. Hastalar az miktarda yemek yedikten sonra bile dolgunluk hissi yaşayabilirler. Eğer psödokist enfekte olursa ateş gelişebilir ve enfeksiyon daha ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Sarılık psödokistin safra kanallarını tıkaması sonucu ortaya çıkabilir. Safra akışı engellenen hastalarda cilt ve gözlerde sararma meydana gelir. Bu durum ciddi bir komplikasyondur ve acil tedavi gerektirir.

Psödokistin çevre dokulara baskı yapması gastrointestinal tıkanıklığa yol açabilir. Bu durumda karında şiddetli ağrı bulantı kusma ve yiyeceklere tahammülsüzlük gibi belirtiler görülebilir. Pankreatik psödokistler ciddi komplikasyon riskleri nedeniyle düzenli izlenmesi gereken oluşumlardır.

Pankreatik Psödokist Nasıl Teşhis Edilir?

Pankreatik psödokistin teşhisi çeşitli görüntüleme tekniklerinin kullanılmasıyla gerçekleşir. Psödokistin boyutu konumu ve yapısına dair detaylı bilgi sağlamak için bir dizi yöntem uygulanır. Teşhis sürecinde kullanılan başlıca görüntüleme araçları şunlardır:

  • Ultrason (US): Pankreatik psödokistlerin belirlenmesinde ilk aşamada tercih edilir. Non-invaziv yapısı sayesinde hasta açısından konforludur. Psödokistleri sıvı dolu keseler olarak gösterse de bağırsak gazı veya vücut yağının yarattığı müdahaleler nedeniyle doğruluğu bazen sınırlı olabilir.
  • Abdominal BT Taraması: Pankreatik psödokistleri doğrulamak ve detaylandırmak için sıklıkla kullanılır. Kesitsel görüntüler sunduğundan psödokistin boyutu ve yapısı hakkında kapsamlı bilgi verir. Ayrıca olası enfeksiyon veya kanama komplikasyonlarının saptanmasına da olanak tanır.
  • MRI (Manyetik Rezonans Görüntüleme): Yumuşak doku kontrastı sağlama kapasitesi nedeniyle pankreatik psödokistlerin diğer kistik lezyonlardan ayrılmasında önemlidir. Özellikle kistlerin iç yapısı hakkında detaylı bilgi sunarak kistik neoplazmlar gibi diğer durumlarla ayırt etmeyi kolaylaştırır.
  • Endoskopik Ultrason (EUS): Yüksek çözünürlüklü görüntüleme sunan bu ileri yöntem BT ve MRI sonrasında belirsizlik olduğunda tercih edilir. Endoskopi ile ultrasonu birleştirerek pankreatik psödokistin detaylı bir görüntüsünü sunar.
  • İnce İğne Aspirasyonu (FNA): Psödokistin diğer kistik yapılarla karıştığı durumlarda kullanılır. Kist sıvısı örneği alarak malign veya pre-malign tümörlerden ayırt etme işlemini destekler.

Pankreatik Psödokist İçin Hangi Tedavi Yöntemleri Mevcuttur?

Pankreatik psödokistlerin tedavi seçenekleri kistin boyutu belirtileri ve komplikasyon durumuna göre değişiklik gösterir. Genellikle küçük ve asemptomatik kistler için gözlem ve izleme tedavisi yeterli olur. Bu tür kistler birkaç hafta içinde kendiliğinden küçülerek kaybolabilir. Ancak semptomlar şiddetliyse veya kist büyüyorsa daha ileri tedavi yöntemleri düşünülür. İşte psödokistlerin tedavisinde kullanılan bazı seçenekler:

  • Gözlem ve İzleme: Psödokistin boyutu 6 cm’den küçükse ve hastada belirgin bir semptom yoksa bu yöntem tercih edilir. Kist kaybolana kadar düzenli takip yapılır. Destekleyici bakım sağlanır; örneğin ağrı kesici ilaçlar ve intravenöz sıvılar verilir.
  • Endoskopik Drenaj: Daha büyük veya semptomatik psödokistlerde ilk seçenek olarak endoskopik drenaj tercih edilir. Bu yöntem psödokisti mide ya da duodenuma boşaltmak için yapılır. Endoskopik drenaj cerrahi yöntemlere benzer başarı oranına sahiptir fakat iyileşme süresi daha kısadır.
  • Perkütan Drenaj: Endoskopik yöntemlere uygun olmayan durumlarda perkütan drenaj uygulanabilir. Kistin içine deri yoluyla kateter yerleştirilir ve içeriği boşaltılır. Genellikle bu yöntem BT veya ultrason kılavuzluğunda yapılır. Endoskopik yöntemlere göre enfeksiyon riski daha yüksek olsa da uygun olmayan hastalar için etkili bir seçenektir.
  • Cerrahi Drenaj: Dirençli veya komplike vakalarda cerrahi drenaj yöntemleri tercih edilir. Özellikle endoskopik ve perkütan yöntemler başarısız olduğunda veya kist kalın duvarlara sahipse cerrahi düşünülür. Bu yöntem daha invazivdir ve iyileşme süresi daha uzundur.

Pankreatik Psödokistin Olası Komplikasyonları Nelerdir?

Pankreatik psödokist tedavi edilmezse birçok ciddi komplikasyon riski barındırır. Bunlardan ilki enfeksiyondur ve bu durum psödokistin enfekte olarak pankreas apsesine yol açmasıyla oluşur. Eğer tedavi edilmezse enfeksiyon organ yetmezliği riskini artıran sepsise neden olabilir. Sepsis hayati tehlike arz eden bir durum olup hızlı bir şekilde müdahale gerektirir.

Ayrıca psödokistlerin kendiliğinden yırtılması ciddi bir başka komplikasyondur. Psödokistin içeriği karın boşluğuna sızarak peritonit denilen ağır bir karın enfeksiyonuna yol açabilir. Rüptür sırasında toksik maddelerin salınması şoka neden olabilir ve müdahale edilmezse ölümcül olabilir.

Psödokist ayrıca iç kanama riski de taşır. Yakındaki kan damarlarının erozyona uğramasıyla oluşan kanama büyük damarlarda meydana geldiğinde yaşamı tehdit edici hale gelebilir. Özellikle hemorajik psödokistlerde rüptür olasılığı daha yüksek olup acil müdahale gerektirir.

Son olarak psödokistin büyük olması durumunda çevre organlara baskı uygulayabilir. Mide bağırsak ve safra kanalları gibi organlarda obstrüksiyona neden olarak sindirim ve dolaşımı engelleyebilir. Portal hipertansiyon riski de artar ve kan akışı bozulabilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir