Safra Kesesi Taşı

Safra kesesinin görevi nedir?

Safra kesesi, karaciğer tarafından üretilen safranın depolandığı içi boş bir organdır. Safra, besinlerle alınan yağların sindirimi için önemli bir salgıdır.

Yağlı bir öğünde, sindirim sistemi tarafından ‘kolesistokinin’ isimli hormonun uyarısı ile safra kesesi kasılır ve depoladığı safranın sistik kanal olarak adlandırılan kanal aracılığı ile ana safra kanalına ve oradan da ince bağırsakların ilk bölümü olan duodenuma geçişini sağlar.

Safra içerisinde yer alan kolesterol ve pigmentler zamanla safra kesesi içerisinde çökelerek çamur benzeri koyu kıvamlı sıvıların birikimine ve ileri aşamada ise safra taşların oluşmasına neden olur.

Safra kesesi taşı tedavisi yapılmadığında safra kanalını tıkayarak safra kesesi iltihabına, safra kesesinden safra yollarına düşerek gerek safra akımını, gerekse pankreasın salgılarını boşaltmasını engellemesi sonucunda sarılık, safra yolu iltihabı ve pankreatit (pankreas iltihabı) gibi çeşitli komplikasyonlara neden olabilmektedir.

Neyse ki, hastaların çok büyük bir kısmında bu komplikasyonlar gelişmeden önce bir takım belirti ve bulgular ortaya çıkmakta ve erken müdahale mümkün olabilmektedir.

Safra Kesesi Taşı Belirtileri Nelerdir?

Genellikle yeni oluşan safra çamuru ve safra kesesi taşları  belirti vermezler. Akademik çalışmalar göstermiştir ki, tüm safra kesesi taşlarının yaklaşık yarısı, insan hayatı boyunca hiçbir bulgu ve belirtiye neden olmamaktadır.

‘Biliyer kolik’ olarak adlandırılan safra sistemine özgü bir ağrı oldukça belirleyicidir. Diğer safra kesesine bağlı ağrı özellikleri;

  • Genellikle yemek sonrası, ani başlangıçlı
  • Karnın üst orta ve sağ kısmında başlayan ve kimi zaman sırta vuran,
  • 15-20 dakika süreyle şiddetli ağrıya yol açan, daha sonra 5 saate kadar devam  eden,
  • Kusma, mide yanmasını engelleyici antasit ilaçlar, dışkılama, gaz çıkarma, pozisyon değiştirme ile geçmeyen,
  • Aşırı terleme ve mide bulantısına neden olabilen,
  • Zaman içerisinde geçen ağrı.

Safra Kesesi İltihabı Belirtileri Nelerdir?

Safra kesesi iltihaplandığında, karın sağ üst kadranında ağrı, kusma ve ateşe neden olabilir.

Safra kesesi kanalının tıkanmasına bağlı olarak iltihaplanma gelişebilir ve bu akut kolesistit denilen safra kesesi iltihabına neden olur. Safra kesesi iltihabının en yaygın belirtileri şunlardır:

Karnın sağ üst tarafında şiddetli ağrı, mide bulantısı, kusmaya ve iştahsızlığa neden olabilir.

Safra kesesi iltihabının belirtilerinden biri de yüksek ateştir. Özellikle derin nefes alıp verirken sırtta meydana gelen batma hissi gibi belirtiler de meydana gelebilir.

Safra Kesesi Taşı Tanısı Nasıl Konur?

Şikayetlerinizle alakalı olarak tıbbi öykünüz alınacak ve fizik muayene gerçekleştirecektir.

Muayene bulguları ve tıbbi öykünüz sonrası kesin tanı ve desteklenmesi için bir takım kan tetkiklerinin yanı sıra, ultrasonografi, gerek görülür ise bilgisayarlı tomografi ve MR görüntüleme gibi radyolojik tetkiklerden yararlanılabilir.

Safra Kesesi Taşı Tedavisi Nasıl Yapılır?

Safra kesesi taşının temel tedavisi görevi safranın depolanması olan safra kesesinin cerrahi olarak çıkarılmasıdır.

Tedavinin zamanlaması, tedavinin şekli ile birlikte safra kesesinde taşın yarattığı semptomlara, gerekse hastanın genel durumuna göre değişiklik gösterebilmektedir.

Safra Kesesi Taşı

Safra Kesesi Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Safra kesesi taşlarını ve neden oldukları komplikasyonları tedavi etmek için en sık kolesistektomi denilen bir yöntem uygulanır.  Kolesistektomi yaygın olarak kullanılan cerrahi bir yöntemdir.  Bu yöntem ile;

  • Safra kesesinde safra kesesi taşları ve çamur (kolelitiazis)
  • Safra kesesi iltihabı (kolesistit)
  • Büyük safra kesesi polipleri
  • Safra taşı nedeniyle pankreas iltihabı (pankreatit) gibi durumlar tedavi edilebilir.

Kolesistektomi ameliyatı en sık gerçekleştirilen ameliyatlardan biridir. Açık cerrahi yöntem günümüzde nadiren, zorunlu koşularda kullanılmaktadır. En yaygın tedavisi laparoskopik( kapalı) kolesistektomi ameliyatıdır.

Klasik laparoskopik kolesistektomi ameliyatında, üç veya dört adet yaklaşık 1 cm genişliğinde cilt insizyonundan yerleştirilen trokar ve  kamera  yardımı ile kapalı ameliyat gerçekleştirilmektedir.

Laparoskopik ( Kapalı) kolesistektominin gelişmiş teknoloji ve deneyim ile yeni uygulaması tek port( giriş) kolesistektomidir. izsiz kolesistektomi olarak tanımlanabilen bu yöntem sadece göbek deliğinden 2 cm lik tek kesi ile gerçekleştirilmektedir.

Bu yöntemin avantajı göbek deliğindeki ameliyat izinin iyileşme sonrası sadece dikkatle bakıldığında görülmesi ve mükemmel estetik sonuç elde edilmesidir. Tek port kolesistektomi hizmeti hastanemizde sunulmaktadır.

Safra Kesesi Ameliyatı Sonrası

Safra kesesi ameliyatı sonrası eğer herhangi bir komplikasyon, normal dışı durum yoksa hastalar genellikle aynı gün veya ertesi gün taburcu edilebilmektedir.

Özelikle kapalı, laparoskopik ameliyat sayesinde hastalarımızın günlük aktivitelerine çok daha erken dönmesi sağlanmaktadır.

Safra Kesesi Ameliyatı Sonrası Beslenme Nasıl Olur?

Safra kesesi ameliyatından sonra beslenme düzeninizde bazı değişiklikler yaparak sindirim sisteminizin daha kolay çalışmasını sağlayabilirsiniz.

Sindirimi daha zor olan yüksek yağlı ve işlenmiş gıdalardan uzak durmanız ve bunlardan kaçınmanız gerekir. Özellikle ameliyattan sonraki aylarda, bu yiyeceklerin bir kısmını yavaş yavaş diyetinize ekleyebilirsiniz.

İzsiz Safra Kesesi Ameliyatı

Hastanemizde izsiz (göbekten tek giriş ile) kapalı kolesistektomi ameliyatı olabilirsiniz. Ameliyat hakkında daha fazla bilgi almak için lütfen iletişime geçiniz.

AKUT KOLESİSTİTLİ ( SAFRA KESESİ İLTİHABI) hastalarda erken dönemde ameliyat imkanı

Akut kolesistit, (safra kesesi iltihabı) durumunda iki cerrahi tedavi yaklaşımı bulunmaktadır.

Birinci yaklaşım, soğutma tedavisi olarak adlandırılan antibiyotik ve semptomlara yönelik ilaç tedavisi ile iltihaplı durumun gerilemesi için 6-8 hafta kadar beklenmesi ve sonrasında kapalı safra kesesi ameliyatı yapılmasıdır. Birçok merkezde bu yöntem tercih edilmektedir.

Diğer yöntem ise safra kesesi iltihabında erken dönemde (ilk bir haftada) kapalı safra kesesi ameliyatı gerçekleştirilmesidir. Bu yaklaşımın avantajları;

  • Hastaların ağrı şikayetinin hızlı olarak giderilmesi,
  • Soğutma yaklaşımında ameliyat bekleme sürecinde uzun süre antibiyotik kullanımının engellenmesi
  • Bekleme sürecinde tekrarlayan hastane başvurularını ortadan kaldırmak
  • Safra kesesi iltihabına bağlı yaşanabilecek iş gücü kayıplarını engellemek
  • Bekleme sürecinde safra taşının safra kanalına düşerek safra yolu itihabı veya pankreatit ( pankreas iltihabı) gibi yeni klinik durumlara neden olmasını engellemek

Dünya üzerinde bir çok gelişmiş merkezde, safra kesesi iltihabı tedavisinde, erken dönem kapalı safra kesesi ameliyatı rutin olarak gerçekleştirilmektedir. Soğutma sonrası gerçekleştirilen kapalı safra kesesi ameliyatları ile benzer klinik sonuçlar elde edilmektedir.

Kliniğimizde İleri laparoskopi ve hepatopankreatikobiliyer cerrahi tecrübemiz ile erken dönem kapalı kolesistektomi ameliyatı başarı ile gerçekleştirilmektedir.

Kontrol Listesi Kullanımı

Kliniğimizde tüm cerrahi ameliyatlarımızda olduğu gibi olası ameliyat risklerini en aza indirmek için kapalı safra kesesi ameliyatlarında da rutin olarak kontrol listeleri kullanılmaktadır.

Dünyada en sık gerçekleştirilen ameliyatlar arasında yer almasına rağmen, kapalı safra kesesi ameliyatlarında safra yollarında yaralanma riski halen %0.3 ler düzeyindedir.

Bu riski ortadan kaldırabilmek için rehberler düzenlenmiştir. Bu rehberler kliniğimizde uygulamada kullanılmakta ve hastalarımızın sağlığı ve yaşam kalitesi için tüm önlemler alınmaktadır.

Safra kesesi yaralanması olan hastalarda erken müdahale imkanı

Kapalı safra kesesi ameliyatı 25 yılı aşkın süredir yaygın şekilde gerçekleştirilmesine rağmen safra yolu yaralanma riski tamamen ortadan kaldırılamamıştır. Safra yollarında bireysel farklılıkların çok fazla olması en büyük etken olarak görülmektedir.

Merkezimizde ileri karaciğer-pankreas-safra yolu cerrahisi deneyimimiz ile safra yolu yaralanması olan hastalar kabul edilebilmekte, en uygun ve etkin tedavi gerçekleştirebilen bir merkezdir.

Kaynakça: Şahin, M., Erbilen, M., Hasanoğlu, A., Ertaş, E., Bülbüloğlu, E., Şehitoğlu, M., & Kalı, K. (1997). Safra taşları ve risk faktörleri. Journal Of Turgut Ozal Medical Center, 4(1).