Safra kesesi taşı ameliyatı, safra kesesi içinde bulunan taşların çıkarılması işlemine verilen isimdir. Bu ameliyatın yapılış şekillerinden biri olan “kapalı yöntem” (açık yöntem denilen diğer yönteme göre daha az invazif bir yöntemdir) laparoskopik yöntem olarak da adlandırılır.
Laparoskopik yöntem, ameliyat sırasında küçük delikler açılarak ameliyat edilen bölgeye laparoskop adı verilen bir cihaz aracılığıyla bakılır ve işlemler bu cihaz aracılığıyla gerçekleştirilir. Bu yöntemle, ameliyat sırasında açılması gereken büyük bir kesi yerine, çok daha küçük kesi açılarak ameliyat edilir. Bu sayede ameliyat sonrası dönemde ağrı ve iyileşme süreci azaltılmış olur ve hasta daha kısa sürede normal yaşamına dönebilir.
Safra Kesesi Taşı Ameliyatında Kapalı Yöntem ile Açık Yöntemin Farkları Nelerdir?
Kapalı yöntem, safra kesesi taşı ameliyatının yapılışı sırasında, ameliyat sırasında açılması gereken büyük bir kesi yerine, çok daha küçük kesi açılarak ameliyat edilir. Bu sayede ameliyat sonrası dönemde ağrı ve iyileşme süreci azaltılmış olur ve hasta daha kısa sürede normal yaşamına dönebilir. Ancak, bazı durumlarda, laparoskopik yöntem uygulanamayabilir ve açık yöntem tercih edilebilir.
Örneğin, hastanın vücut yapısı, safra kesesi taşlarının büyüklüğü ve sayısı gibi faktörler laparoskopik yöntem uygulamasını zorlaştırabilir. Bu nedenle, hangi yöntemin daha uygun olacağı konusunda uzman bir hekim tarafından yapılacak değerlendirme sonucuna göre karar verilir.
Açık yöntem ise, safra kesesi taşı ameliyatının yapılışı sırasında, ameliyat sırasında açılması gereken büyük bir kesi yapılarak ameliyat edilir. Bu yöntem, laparoskopik yönteme göre daha invazif bir yöntemdir ve ameliyat sonrası dönemde ağrı ve iyileşme süreci daha fazla olabilir. Ancak, bazı durumlarda laparoskopik yöntem uygulanamayabilir ve açık yöntem tercih edilebilir.
Örneğin, hastanın vücut yapısı, safra kesesi taşlarının büyüklüğü ve sayısı gibi faktörler laparoskopik yöntem uygulamasını zorlaştırabilir. Bu nedenle, hangi yöntemin daha uygun olacağı konusunda uzman bir hekim tarafından yapılacak değerlendirme sonucuna göre karar verilir.
Safra Kesesi Taşı Ameliyatından Önce Nelere Dikkat Edilmelidir?
Safra kesesi taşı ameliyatı öncesinde aşağıdaki önlemler alınmalıdır:
- Ameliyat öncesi kontrollerin yapılması: Safra kesesi taşı ameliyatı öncesinde, hasta genel sağlık durumu hakkında bilgi alınır ve gerekirse ek kontroller yapılır. Örneğin, kan ve idrar örnekleri alınıp test edilebilir.
- Tedavi edilebilecek rahatsızlıkların tedavi edilmesi: Ameliyat öncesi, varsa diyabet, hipertansiyon gibi rahatsızlıkların tedavi edilmesi önemlidir.
- Ameliyat öncesi aç kalma: Ameliyat öncesi, genellikle 6 saat öncesine kadar yiyecek ve içecek alınmaması gerekir. Bu, mide içeriğinin ameliyat sırasında rahatsız edici olmaması için yapılır.
- Gerekli ilaçların alınması: Ameliyat öncesinde, ameliyat sırasında ve sonrasında kullanılacak ilaçların doktor tarafından belirtilen şekilde alınması önemlidir.
- Ameliyat için gerekli hazırlıkların yapılması: Ameliyat öncesinde, hastanın ameliyat için gereken hazırlıkları yapması gerekir. Örneğin, tüylerin bölgesel olarak kazınması, ameliyat için gerekli olan kıyafetlerin hazır bulundurulması gibi.
- Ameliyat sırasında yapılacak işlemler hakkında bilgilendirilme: Ameliyat öncesinde, hasta ameliyat sırasında yapılacak işlemler hakkında bilgilendirilir ve gerekirse endişeleri giderilir. Bu sayede, hasta ameliyat sırasında daha rahat olur ve endişe etmez.
- Ameliyat sonrası dönemde alınması gereken önlemler hakkında bilgilendirilme: Ameliyat öncesinde, hasta ameliyat sonrası dönemde alınması gereken önlemler hakkında bilgilendirilir. Örneğin, ameliyat sonrasında ne zaman yürüyebileceğini, ne zaman yemek yiyebileceği, ne zaman ilaçların alınması gerektiği gibi konulara dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında bilgilendirilir.
Safra Kesesi Taşı Ameliyatından Sonra Nelere Dikkat Edilmelidir?
- Ameliyat sonrası dönemde ağrı kontrolü: Ameliyat sonrası dönemde ağrı hissi normal bir durumdur ve ağrı kontrolü için doktor tarafından verilen ilaçların zamanında alınması önemlidir. Ağrının fazla olması durumunda doktorun bilgilendirilmesi gerekir.
- Ameliyat sonrası dönemde doktorun tavsiyelerine uymak: Ameliyat sonrası dönemde, doktorun tavsiyelerine uyularak, önerilen fiziksel aktivite ve diyet önerilerine uyulması önemlidir. Bu sayede, iyileşme süreci hızlanır ve riskler azaltılır.
- Ameliyat sonrası takip kontrollerinin yapılması: Ameliyat sonrası dönemde, doktor tarafından belirtilen takip kontrollerinin yapılması önemlidir. Bu sayede, iyileşme süreci izlenir ve gerekirse gerekli önlemler alınır.
- Safra kesesi taşlarının tekrar oluşmaması için önlemler alınması: Safra kesesi taşı oluşumunun önlenebilmesi için, doktorun önerdiği diyet ve yaşam tarzı değişikliklerine uyulması önemlidir.
- Stresin azaltılması: Ameliyat sonrası dönemde, stresin azaltılması iyileşme sürecini hızlandırır ve riskleri azaltır. Bu nedenle, stres yönetimi yöntemlerine başvurulması önemlidir.
Safra Kesesi Taşı Ameliyatında Kapalı Yöntem Riskli midir?
Safra kesesi taşı ameliyatı, safra kesesi taşlarının çıkarılması amacıyla yapılan bir cerrahi girişimdir. Safra kesesi taşları, safra kesesi içinde oluşan kalsiyum oksalat, kolesterol veya pigmentlerden kaynaklanan katı maddelerdir. Safra kesesi taşları, safra kesesi içinde birikir ve safra salgılarının dolaşımını engellerler, bu da sıklıkla karın ağrısı, kusma ve halsizlik gibi semptomların oluşumuna neden olur.
Safra kesesi taşı ameliyatı, genellikle laparoskopik yöntemle yapılır. Laparoskopik yöntem, cerrahi girişimin daha küçük bir delikten yapılmasını sağlar. Bu sayede ameliyat sonrasında iyileşme süreci hızlanır ve daha az ağrı ile karşılaşılır. Ancak bazen laparoskopik yöntem uygun olmayabilir ve cerrahi girişim açık bir yöntemle yapılır. Açık yöntem, daha büyük bir kesi yapılarak yapılır ve bu nedenle iyileşme süreci daha uzun sürebilir ve daha fazla ağrıya neden olabilir.
Her cerrahi girişimde olduğu gibi, safra kesesi taşı ameliyatı da bazı riskleri içerir. Bunlar arasında enfeksiyon, kanama, anestezi ile ilgili sorunlar ve cerrahi alanını etkileyen bazı komplikasyonlar sayılabilir. Ancak bu riskler genellikle çok nadir görülür ve cerrah tarafından alınacak önlemlerle azaltılabilir.
Sonuç olarak, safra kesesi taşı ameliyatı her zaman tamamen risklerden arındırılamaz ancak cerrahi girişimin laparoskopik yöntemle yapılması riskleri azaltır. Cerrahi girişim öncesinde cerrah ile görüşerek, ameliyat için en uygun yöntem hakkında bilgi alınabilir.
S.S.S
Kapalı safra kesesi ameliyatı zor mu?
Kapalı safra kesesi ameliyatının zorluğu çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir. Hastanın anatomik yapısı ve varsa önceki karın ameliyatları işlemi zorlaştırabilir. İltihap veya enfeksiyonun varlığı dokuların hassaslaşmasına neden olarak cerrahi müdahaleyi karmaşıklaştırır. Ancak deneyimli bir cerrah bu tür zorlukların üstesinden gelebilir ve ameliyat genellikle başarıyla tamamlanır.
Kapalı safra kesesi ameliyatı sonrası kaç gün hastanede kalınır?
Kapalı safra kesesi ameliyatı sonrasında hastanede kalış süresi genellikle kısadır. Çoğu hasta ameliyat günü taburcu olabilir. Ancak bazı durumlarda bir gece hastanede kalma gerekebilir. Bu süre hastanın genel sağlık durumuna ve ameliyat sonrası iyileşme hızına bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
Kapalı safra kesesi ameliyatında kaç delik açılır?
Geleneksel laparoskopik kolesistektomi genellikle dört insizyon ile gerçekleştirilir. Minilaparoskopi yöntemi de dört insizyon gerektirir. Tek insizyonlu kolesistektomi sadece bir transumbilikal insizyon kullanır.
Kapalı safra kesesi ameliyatında iç dikiş olur mu?
Evet kapalı safra kesesi ameliyatında iç dikişler kullanılır. Genellikle bu dikişler eriyebilen türdedir ve vücut tarafından zamanla emilir. Eriyebilen dikişlerin yok olma süresi dikiş malzemesine bağlı olarak değişiklik gösterir. Eğer erimeyen dikişler tercih edilmişse bu durumda dikişlerin çıkarılması için genellikle bir sağlık profesyoneli tarafından müdahale gerekir.
Kaynakça: Celep, B., Çetinkünar, S., Bilgin, Ç., Tokgöz, S., & Atlı, M. Y. (2011). Safra kesesi polibi olan hastalarda kolesistektominin hayat kalitesine etkisi. Bakırköy Tıp Dergisi, 7(4), 147-152.
Doç.Dr.İsmail SERT, Ege Üniversitesi, Tıp fakültesi’nden mezun olduktan sonra Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Genel Cerrahi kliniğinde uzmanlık eğitimini tamamladı. Uzmanlık Eğitimi sırasında 6 ay süreyle İsviçre, Cenevre Üniversitesi Hastanesi’ nde pankreas adacık hücre nakli, karaciğer nakli ve böbrek nakli, karaciğer pankreas cerrahisi konularında eğitim aldı.